Kayıtlar

Ağustos, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

ABOUT TIME / ZAMANDA AŞK

Resim
her an değerli  Her ne kadar adı ve konusu bilimkurgusal gibi gelse de film hayatın akışında olmayı irdeliyor. Lakin bunu o kadar dozunda bir örgü ile veriyor ki karşınızda bolca romantik, biraz fantastik ve az da dramatik bir film çıkıyor. 21 yaşına bastığında ailenin erkeklerine mahsus bir gizin açıklanmasıyla yani zamanda geri gidebilmeyi öğrenmesi ile hayatında yeni bir kapı açılır Tim Lake'in. Ve bu meziyet aslında tüm insanoğlunun arzusu değil midir? Geçmişi değiştirebilmek ya da geleceği görebilmek.  Tim, olumsuz durumları değiştirebilmekte, ilişkilerinin seyrini çevirebilmekte ve bu gücünden de memnun yaşamaktadır.  Hayatının kontrolünü elinde sanır. Ve tüm olumsuzlukları değiştirebileceğini.  Halbuki hayat terslikleri, acıları ve yanlışları ile hayattır. Ve her günümüz yaşamaya değerdir.  Olaylara bakışımızı değiştirdiğimizde yaşadığımızın her günün sadece güzelliklerini görür ve güzelleştirebilir hale de gelebiliriz. Komik ve roma...

ANDOVER

Resim
klonlama  Bazen filmin komikliğine, akışına, absürdlüğüne o kadar kapılıp keyifle bir kaç saat geçirirsiniz ki derinliğini hemen yakalayamayabilirsiniz. Çok eğlenceli bir film Andover.  Film tüm mantık komikliklerine rağmen sorgulatıyor sorgulatıyor ve sorgulatıyor.  Ölüm, insan hayatının en zor kabullendiği gerçeklik. Genetik profesörü Adam' da henüz yeni evlendiği karısının ölümünü kabullenemez. Mesleği gereği klonlama üzerine çalıştığından da eşini kopyalayarak acısına çare bulmaya çalışır.  Defalarca, defalarca ve defalarca klonlamak zorunda kalır. Çünkü hiç bir kopya aşık olduğu kadının tıpatıp aynı olamamaktadır. Olay sadece genetik kopyalama ve genetik üzerinden üretim değildir.  Önce yaşamsal etkenler, çevre koşulları ve alışkanlıklar üzerinde yoğunlaşır Adam. Eşinin tüm geçmiş yaşamını tıpatıp gerçekleştirse de hatta son çare olarak bebek iken öz anne babasına verip yetiştirtse de ne bu sayısız kadınlara  aşık olabilir ne de on...

NOSSA LAR / YILDIZLAR ŞEHRİ

Resim
ölüm ötesi  Chico Xavier kitaplarından esinlenerek çekilen bir Brezilya filmi Nossa Lar.  Reenkarnasyon işleniyor izlenimi verse de pek çok tema barındırıyor. Şahsen benim anlayışımda reenkarnasyon yok. Tasavvufi bilinçte ve kuantum gerçeklikte reenkarnasyon algısının aslında sonsuz olasılıklı yaşam formlarına çeşitli yollarla ulaşmak olduğuna inananlardanım. Filmde insanların ölüm ötesindeki deneyimleri irdelenmekle beraber aslında insanlığın dünyevi boyutta ki çıkmazlarının ölüm ötesinde de süregeldiği ağırlıklı işlenmekte. Ölen insanların arafta acıları ile yüzleşme halleri ile başlayan film, aslında tüm insanların intihar ettiği teması ile ilerliyor. Dünyevi yaşamda tüm ruhsal hallerimizin bedenimizi aslında öldürdüğü ve aslında hepimizin kendi ölümümüzü hazırladığı gerçekliği. Diğer boyuta alışmaya çalışan insanların dünyaya ve kalanlara olan bağımlılıkları, ölüm ötesinde dahi mülk edinme arzuları, dünyadaki statülerini ordada da devam ettirme eğilimle...

AHSRAM

Resim
şifa  Kız arkadaşından haber alamayan Jamie, esrarengiz bir mesajla kendini Hindistan'da bulur. Kız arkadaşını bulma yolculuğu bir nevi kendi iç yolculuğuna da dönüşür. İnançsızdır,  hastadır, gelecekten ve evlilikten ümidi olmadığı için sevdiği kız arkadaşından da kopmuştur. Ama endişeli arayışı, tanımadığı ve bilmediği bir ülke ve kültür onu farklı bir yola sokar. Ütopik bir kapalı toplulukta / ashram - hindu dergahıdır /  olduğuna inandığı kız arkadaşına ulaşmak için Himalayalarda geçirdiği günler ertesi topluluğun kapısında kabul edilmek için de günlerce beklemek ve öğretiler için istekli olduğunu kabul ettirmek zorunda kalır. ( tüm öğretilerde yüksek tutkunun ve inancın benzerliği çok hoş. Jamie de tıpkı sufi adayları gibi günlerce dergah kapısından dönmez )  Toplulukta iş bölümü, huzurlu yaşam, şifacılık ve kendi bulma yolunda yapılan meditatif çalışmalar ile günler geçerken Jamie kız arkadaşının henüz izine rastlamamakla birlikte topluluğun Guru...

BEING JOHN MALKOVICH / JOHN MALKOVICH OLMAK

Resim
bilinç korkunç bir lanettir  Bir başkasının bilincinde dünyayı deneyimlemek, dahası girdiğiniz benliği kontrol etmek. Bir başka bilinç olmak. 15 dk lığına kendinizi başka biri bilmek. Mesela John Malkovich olmak. Kült, fantastik ve özel bir film. Karmaşık ilişkiler, kimlik arayışları, cinsel tercihler ve bir başka bilinç de bulunan cevaplar.  Craig mesleki ve hayati anlamda mutsuz ve kayıptır. Veteriner eşiyle mutluluğunu sorgulamakta ve gönülsüzce bir iş arayışındadır. Çalışmaya başladığı ofisin duvarında Malkovich'in zihnine açılan bir kapı bulur. Baştan seyirlik bir eğlence olan bu durum Malkovich'in benliğini ele geçirmesiyle farklı bir duruma bürünür. Ofiste aşık olduğu kadına Malkovich'in benliği ile ulaşır. Karısı da aynı kadına Malkovich üzerinden aşık olur.  Suretler anlamını yitirir aslolan kendi bilincimizde ki tek benlikte bulduğumuz karşılıklardır.  Craig'in kukla oynatıcısı olmasının bir başka bilinci ele geçirip yönetme...

EXODUS / TANRILAR VE KRALLAR

Resim
musa  Vizyona girdiğinde her anlamda yerden yere vurulan, senaryo, çekim, oyunculuklar, teknik her tarafı eleştirilen bir film EXODUS. Konu dinler tarihi ve resuller olduğunda Dünyada birilerini memnun etmeniz zordur. Ve bunun bir seyirlik olduğunu, yönetmenin yorumu olduğunu insanoğlu unutur. Her din mensubu kendi din kitabındaki olayların yada hadislerle gelen hikayelerin doğruluğuna inanır ve beyazperde de onu görmek ister. 10 emir filmini eski diye seyretmek istemeyen genç kuşağa çekici gelen bir oyuncu kadrosu ve muazzam bir efect zenginliği var filmin. Çekimler, zenginlik ve Christian Bale filmi keyifle izlettiriyor. Ben tüm Resuller hakkında çevrilen filmlere sempati ile yaklaşıyorum açıkçası. Spekülatif izler de taşısa, gerçeklikten uzak da olsa önemsiyorum.  Öncelikle insanlar okumayı değil seyretmeyi seviyor ve seyrettikleri akıllarında kalıcı oluyor ( elbette yanlış yönlendirilmeler için bu hoş değil ) bu vesileyle az da olsa tarihe dair fikirleri ol...

GROUNDHOG DAY / BUGÜN ASLINDA DÜNDÜ

Resim
farkındalık  Bu eski Bill Murray filmini çoğumuz izlemişizdir. Lakin o yıllarda komedi diye izlediğimiz filmin aslında bir varoluş felsefesini, insanın değişim, gelişim sürecini  anlatığını belki de filmin kahramanı Phil Connors' a gülmekten fark edememişizdir. “Groundhog Day” (Dağsıçanı Günü) etkinlikleri için geldiği Punxsutawney kasabası, kışın en soğuk halini yaşayan küçük bir kasabadır. Ve kahramanımız bu kasabaya gelip Dağ sıçanının çıkıp gölgesini görüp göremeyeceği haberini yapmaktan nefret etmektedir. Gelenek 120 yıldır sürmekte olup  Phil' e göre,  çok ama çok rutin, basit ve gereksiz bir haberdir. Filmin ilk gününde Phil öfkeli, depresif, suratsız bir insandır ve tek istediği ertesi gün kasabadan ayrılmaktır. Ancak ertesi, ertesi, ve daha ertesi gün hep aynı güne uyanmaya başlar. Önce inkar eder, inanamaz, sonra içinde olduğu duruma muazzam öfkelenir ve hayatla pazarlığa girişir. Ardından yorulur ve depresyona girer. Kabullenme ile başlayan birbi...